Kader

Hayaller kurarız bazen birçoğumuz. Güzel bir işimizin olmasını (Doktor-Avukat-Mühendis-Hemşire-Öğretmen –Asker gibi gibi), çok paramızın olmasını, bir evimizin veya yazlığımızın olmasını, çoluk çocuk sahibi olmayı, işyeri açmayı hayal ederiz.

Bu hayalleri kurarız da hayallerimize ulaşmak için nelerin gerektiğin, neler yapmamız gerektiğini okuyup-sorup araştırmayız. Hayallerimize kavuşmak ve hayallerimizi hedeflerimiz haline getirmek için de mücadele etmeyiz.

Hayal ile hedef arasındaki fark şudur. Hayal, her şey (Ütopya şeyler dahil) olabilir. Yaşadığımız ülkenin başbakanı olmayı istemek, dünyanın en zengin insanı olmayı istemek, dünyanın en iyi sporcusu olmayı istemek vb şeyler hayalimiz olabilir. Bir şeyin hedef olabilmesi için ise bir ulaşılabilir olması, iki spesifik ve motive edici olmalı, üç bir zaman dilimi olması gerekir.

Sigarayı bırakmak istiyorum hayal. 3 ay içerisinde sigarayı bırakmak istiyorum hedef. Ben zayıflamak istiyorum hayal. Ben 6 ay içerisinde 15 kilo vermek istiyorum hedeftir.

 Türkiye’nin en zengini olmak istiyorum hayal. 3 yıl içerisinde Türkiye’nin en iyi firmalarından birinde iş bulmak istiyorum hedef.

Hele bir üniversiteyi bitireyim, hele bir şu askerlik bitsin, hele bir atanayım, hele şu işimi bir elime alayım ilk işim anneme babama hediye almak, yemeğe götürmek, hele bir arabam olsun ilk işim nişanlımı gezdirmek, hele bir evleneyim çoluk çocuğum olsun, hele bir çocuklar büyüsün onları evlendireyim- iş güç sahibi yapayım, hele bir emekli olayım yazlık ya da karavan alacağım, hele bir yaz gelsin tekne alacağım vb…

O yaptığımız; gelecek ile ilgili planlarımız hayallerimiz, hele’ lerimiz hiç bitmez.

Lakin   unutuyoruz ilahi bir güç ve kudret olduğunu. Biz hayal kurarken kaderin de kendine göre planları olduğunu unutuveriyoruz.

Bir bakıyorsunuz ki sevdikleriniz ya da aileniz eksilip gitmiş.

Kaderden  kaçış yok maalesef…….