Ciğerde lezzet tartışması: Tava ciğer mi? Şiş ciğer mi?
Sosyal medya üzerinden yapılan ankete katılan binlerce kişiden bir kısmı ”tava ciğeri” bir kısmı ise ”şiş ciğeri” tercih etti Pişirme ve sunumları farklı olsa da Edirne ve Şanlıurfa’nın ciğer ustaları her iki lezzetin de damak çatlattığını belirtti Edirne’yi Tanıtma ve Tava Ciğer Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar: ”Ben geçen yıl bir Şanlıurfa kebapçısına gittiğimde ciğer şiş yedim. Urfalı kardeşlerimizin yaptığı ciğeri yerken parmaklarımızı yiyecektik” Şanlıurfalı ciğer ustası Bekir Yüksekyayla:”Edirne’deki ustalarımıza selam olsun, biz onları ciğer için Urfa’ya davet ediyoruz. Gelip burada bizim mangal başında kendi soğanını alıp doğrasınlar şişte sıcak sıcak ciğerimizi yesinler lezzetini görsünler”
EDİRNE/ŞANLIURFA (AA) GÖKHAN ZOBAR / EŞBER AYAYDIN Tava ciğer ve şiş ciğerin lezzeti hakkında sosyal medyadan başlatılan tartışma yankı uyandırdı.
Yemek yazarı Vedat Milor sosyal medya hesabından "Dünyanın birçok yerini gezdim, yemeklerini denedim. Bence ciğer yemekleri deyince çok özel bir mutfağa sahibiz. Hem çeşit sayısı fazla hem de lezzetli. Peki sizce farklı tekniklerle yapılan iki ciğer yemeğinden hangisi daha lezzetli oluyor?" sorusuyla bir lezzet anketi başlattı.
Ankete katılan 62 bin 627 kişiden yüzde 58'i şiş ciğeri yüzde 42'si tava ciğeri tercih etti.
Ciğerin kesiminden, pişirilme tekniğine göre her iki lezzet de birbirinden farklı olsa da görüntüleriyle ağız sulandırıyor.
Adına festivaller düzenlenen, dev tava anıtı dikilen kente büyük katkısı olan Edirne tava ciğer de yiyenlerin aklından çıkmayan tescilli Urfa ciğer kebabı da gastronomi turizminde büyük hareketlilik getiriyor.
Porsiyonu 32 liradan satılan tava ciğeri, 25 liradan satılan Urfa ciğeri hem esnafın hem de kent ekonomilerine fayda sağlıyor.
"Parmaklarımızı yiyecektik"
Edirne'yi Tanıtma ve Tava Ciğer Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar, AA muhabirine, tava ciğerin Edirne'ye özgü bir yöresel lezzet olduğunu ve kentte yüz yıllardır aynı teknikle pişirildiğini söyledi.
Dinar, tava ciğeri ve ciğer şişin iki ayrı lezzet olduğunu ve farklı tekniklerle hazırlandığını belirterek, "Ben geçen yıl bir Şanlıurfa kebapçısına gittiğimde ciğer şiş yedim Urfalı kardeşlerimizin yaptığı ciğeri yerken parmaklarımızı yiyecektik. Ama onlarınki ayrı, bizim ciğerimiz ayrı bir teknik. Onlar kuzu ciğerini şişe takıyorlar ve mangalın üzerinde pişiriyorlar. Biz dünyada ciğeri tavada pişiren tek iliz. Biz dana ciğerinden yapıyoruz." dedi.
Dinar, tava ciğerin doğranmasından pişirilmesine ve sunuma kadar geçen her sürecin kendisine özgü olduğunu ifade etti.
"En hızlı pişen yöresel lezzet"
Yöresel yiyecekler arasında en hızlı pişen yemeğin tava ciğer olduğunu anlatan Dinar, tava ciğerin yapılışını şöyle tarif etti:
"Bunun bir coğrafi işareti de var. Bunun yapım şeklinin tapusu var ve buna göre yapıyoruz. Dananın karaciğerini alıp, sinirini çıkardıktan sonra ince ince doğruyoruz ve bol sudan geçiriyoruz. Diğer ciğerlerde böyle bir işlem yok. En son tavaya getiriyoruz. Tava özel, bıçak özel her şey özel burada. Dünyada yöresel yiyecekler arasında en hızlı pişen yiyeceklerden bir tanesi. Tavaya atıyoruz 5060 saniyede hazır hale geliyorz Tabii ki Urfalı kardeşlerimiz de bu işi güzel yapıyorlar. Ben bir gün isterim ki Urfalı kardeşlerimiz bizi davet etsin ve onlara orada tava ciğer ikram edelim, başka bir gün de biz onları davet edelim onlar da bize ciğer şiş ikram etsinler. Onlara buradan kucak dolusu selam gönderiyoruz."
Damak çatlatan lezzet: Tescilli "Urfa ciğer kebabı"
Kendine has mutfağı, birbirinden lezzetli yemekleriyle öne çıkan peygamberler şehri Şanlıurfa'da, tescilli "Urfa ciğer kebabı" yiyenleri kendine hayran, damaklarında ise unutulmayacak bir haz bırakıyor.
Saat kavramı olmaksızın günün her anında tüketilen ciğer kebabı, yaşattığı lezzet coşkusuyla yoldan geçenlerin bile mola vermesini sağlıyor.
Ciğer ustası Bekir Yüksekyayla, AA muhabirine, ciğer kebabının Şanlıurfa'nın simge lezzetlerinden biri olduğunu söyledi.
Tescilli Urfa ciğer kebabında erkek kuzu ciğerinin kullanıldığını anlatan Yüksekyayla, "Ciğer çok hassas ve nazik bir ettir. Ciğerin püf noktası taze, günlük erkek toklu kuzu ciğeri olması lazım. Ciğeri küp şeker halinde küçük küçük doğruyoruz, bu sayede ciğerin lezzeti bir o kadar daha artıyor. Ciğer ile kuyruk yağı birleştiği zaman efsane bir lezzet oluyor." dedi.
"Misafirlerin damağında bir iz kalıyor"
Yüksekyala, şişe saplanan ciğerin ateşte kalma süresinin bile lezzeti yönünden çok etkili olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:
"Ciğer kıvamında pişerse o ciğer güzelce tüketilir. Bizim sloganımız var 'ey oğul kendinin yemediği ciğeri başkasına yedirme' o nedenle seçtiğimiz buraya gelen herkes gönül rahatlığıyla ciğer tüketebiliyor. Yurt içinden ve yurt dışından gelen turistlerin ciğer yemeden kentten ayrılmadığını anlatan Yüksekyayla, "Şanlıurfa'ya gelen ve bu ciğeri yiyen ve lezzetini alan misafirler damağında bir iz kalıyor, bunu Avrupa'da sosyal medyada ve gittikleri yerde bu lezzeti anlatıyorlar, öve öve bitiremiyorlar. Gelip bu ciğeri yemek lazım."
"Edirne kardeşimizdir"
Edirne'nin Şanlıurfa'nın kardeş şehri olduğunu belirten Yüksekyayla, "Her yörenin, şehrin kendine göre lezzeti vardır. Edirne'nin ciğer tavadadır, tavada olunca farklı, ocakta olunca farklı bir lezzet oluyor. Şanlıurfa ciğerin ana merkezidir, Edirne'de bizim kardeş şehrimizdir. Edirne'deki ustalarımıza selam olsun, biz onları ciğer için Urfa'ya davet ediyoruz. Gelip burada bizim mangal başında kendi soğanını alıp doğrasınlar şişte sıcak sıcak ciğerimizi yesinler lezzetini görsünler." dedi.
Ciğerin Şanlıurfa için ayrı bir önemi olduğunu vurgulayan Yüksekyayla, kendisinin de ciğer için bir beste yaptığını sözlerine ekledi.
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın