Tarihin gölgesine cuma namazını eda ettiler
BİLECİKBİLECİK (AA) Osmanlı İmparatorluğu'unun temellerini atıldığı Bilecik'te cuma namazını eda etmek isteyen yüzlerce kişi, geçmişi yüzyıllara dayanan ve ataların bıraktığı muhteşem eserlerin gölgesinde buluşuyor.
Osman Gazi'nin kayınpederi ve devletin manevi mimarı olan Şeyh Edebali Türbesi'nin içinde, Osmanlı Padişahları Tarihi Şeridi'nin bitişiğinde, Yunan işgali döneminde büyük zarar gördüğü için ''Yanıklar'' olarak da isimlendirilen 4 yıkık minarenin gölgesinde bulunan ve Orhan Gazinin babası adına yaptırmış olduğu ''Osman Gazi Camii''inde namaz kılmak isteyenler saatler öncesi yerini aldı.
Manevi atmosferde atalarını yad eden yediden yetmişe vatandaşlar, onlarca tarihi ve manevi kahramana da dua etme imkanı buldu.
Bursa Esas Defteri'nin 187 numarasında kayıtlı Sultan Orhan Vakfiyesinde Orhan Gazi'nin babası adına yaptırmış olduğu, Kurtuluş Savaşı sırasında kentin Yunanlılarca işgal edilmesi sonucu yakılıp harap olan, kuzey duvarıyla minaresi ayakta kalan cami, kentte ibadet için tercih edilen mekanların başında geliyor.
Tepeden çekilen kayıtlarla muhteşem bir görsel şölen oluşurken, geçmişin izleri tek tek fark edilebiliyor.
Geçmişin yorgun şahidi ''Yıkık minareler''
Türbe yolunda dik bir yamaç üzerinde bulunan ve Murad Hüdavendigar'ın yaptırdığı söylenen, surları almaşık duvar tekniğiyle sıra sıra taş ve tuğla kullanılarak yapılmış olan, dış görünüşü itibarıyla tipik kare planlı tek kubbeli cami görünümüyle dikkati çeken Orhan Gazi Camii güzelliğiyle öne çıkıyor.
Bilecik’te Yunan işgali döneminde büyük zarar gördüğü için ''Yanıklar'' olarak da isimlendirilen 4 yıkık minare ise 700 yıl önce yapılırken halkın ezan sesini duyması için halen ayakta olan camisinden 30 metre uzağa inşa edilen minare, kente gelen turistlerin de ilgisini çekiyor.
Tarihi ve manevi atmosferde huşu içinde namaz kılmanın gönül ferahlığını yaşadığını vurgulayan Edip Sucuk, AA muhabirine, ''Buradaki atmosfer bize büyük bir rahatlama veriyor. Büyük bir zatın huzurunda olduğunu hissetmek, bize böyle hizmetler sunan manevi kişilerin yanında olmak tabii ki başka bir duygu. Kelimelerle anlatılmaz.'' diye konuştu.
Cemaatten Güven Altınkılıç da her cuma üşenmeden gerekirse yürüyerek geldiğini kaydederek, ''Birçok alternatif olmasına rağmen burayı tercih ediyoruz. Allah kabul ederse her cuma buradayız.'' görüşlerini aktardı.
Manevi iklimini doyasıya hissettiren bir mekanda cuma namazı kılmaktan büyük haz aldığını aktaran Arif Durmuş, kendini bildiği günden bu yana namazlarını Şeyh Edebali'nin huzurunda kılmaya çalıştığını belirtti.
İlginizi Çekebilir